Psikolog Burak Mert PEHLİVAN
Mindfull musun Mindful mu? Ne demektir? “Mindfull”: Zihnin gerekli gereksiz birçok şeyle dolu olması durumudur.“Mindful” ise:Bilinçli farkındalıkla,o anı kabul ederek anda kalma halidir.Birbirine yazılış ve okunuş açısından bu kadar benzemesine rağmen içerik olarak böylesine farklı iki kelimeden bahsediyorum.
Modern hayat, her şeyi hızlı bir şekilde aceleyle, çoğu zaman dikkat bile etmeden, hatta 2,3 belki daha fazla işi aynı anda yapmaya itiyor bizleri, bunda hemfikiriz diye düşünüyorum. Peki bunun ne zararı var ki,sonuçta işleri hızlı bir şekilde hallediyoruz,geriye vaktimiz kalıyor diyebilirsiniz? Ancak şöyle bir düşünürsek,bir işi yaparken başka işlerle de meşgul olduğumuzda,yaptığımız iki işe de haksızlık etmiş olmuyor muyuz acaba? İkisine de dikkatimizi tam vermiyoruz, dolayısıyla yapabileceğimizin en iyisini yapmak yerine sadece o işi öylesine tamamlamış oluyoruz.Sonuç olarak da birçok işi tamamlasak da pek bir şey yapmış gibi hissetmiyoruz,zihinlerimiz sürekli dolu oluyor,bir işi bitirip hemen diğerine geçmeye odaklanıyoruz böylece stresimiz de arka planda sürekli aktif kalarak bizleri tüketmeye devam ediyor, yani potansiyelimizi, duygularımızı yaptığımız o işe katmıyoruz, böylece robotlaşmış hale gelebiliyoruz maalesef. Oysa insan,duygularından,onları hissetmekten asla ayrı düşünülemez. Bizi diğer canlılardan ayıran en mühim şeylerden biri de bu değil midir?
Öyleyse ne yapabiliriz? Hep söylenir ya,modern insanın en büyük sorunu strestir diye, o stresi azaltmanın, onu kullanmanın en iyi yollarından birisi farkındalıkla yaşamaktır. Yani işleri bir anda peşimizden atlı kovalıyorcasına, hızlı ve birlikte yapmak yerine,teker teker hepsinin hakkını vererek yaparak başlayabiliriz ayrıca şu soruları herhangi bir şeyle meşgulken kendimize sormak da işe yarayan bir yoldur: ”Şuan ne hissediyorum, Bu nedir,Şuan ne yapıyorum ?”. Evet, aynı küçük bir çocuğun soruları gibi biz de bu soruları kendi kendimize tekrarlayabiliriz, belki de bu yüzden çocuklar bizden daha az gergindir, bizim gibi zihinleri meşgul değildir, sadece o an yaptıkları şeye odaklanırlar, oyununa, oyuncağına. Nasıl uygulanacağına dair bir örnek verilecek olunursa: Mesela yemek yiyorsak eğer, o yemeği bir anda yutuvermek yerine, yavaşlayıp şöyle bir güzel incelemek,rengi nasıl,şekli nasıl görmek, kokusunu doyasıya içimize çekmek, bir lokma alıp dilimize nasıl bir dokunun değdiğini fark edip yutarken midemize gidene kadar yavaşça, nasıl boğazımızdan geçtiğini zihinimizde canlandırabiliriz.
Tüm bu uygulamalar, ezbere yaşama alışkanlığımızı değiştirip çevremizdeki güzellikleri daha çok fark etmemize, stresimizi azaltmamıza ve böylece daha mutlu olmamıza,küçük sorunların olumsuz etkilerini hayatımızdan atmamıza büyük katkı sağlayacaktır. Yaşadığınızın, nefes aldığınızın farkında olduğunuz bir hayat dilerim.